Beni tanımlayacak kelime "karmakarışık."

İfade bulmak için duyduğum telaş beni eylemsiz kılıyor. Her şey donmuş gibi; hareketsiz, ilerlemiyor, akmıyor, neden?

Zaman yetmiyor, zaten çoğunu öldürüyorum. Sanki bir şeylerden öcümü alırcasına. Yaşam devinip gidiyor, hızlı çekime alınmış gibi. Bazen başkalarının yaşam akışlarını görüyorum. Onlar fark etmiyor. Herkesin adına izliyorum. Sarsmak istiyorum onları; ne olur birkaç soluk, bakın öyle değil. Başka bir bakış mümkün...

Bazen kendimi diyaloglarda buna yeltenir buluyorum. Sonra onların konuya uzaklıkları beni kendime getiriyor. Koca bir yürek oluyorum, canım yanıyor. Pamuklara sarmak istiyorum kendimi. İçimden sessiz bir çığlık yükseliyor. Bazense sese dönüşüp gözyaşlarıyla buluşuyor. Halime bir tanık arıyorum yana yakıla; gerçek miyim? Bir bulsam da paylaşsak hallerimizi... Yazarak, ne olursa olsun, bir şekilde dile gelmek... Rüyalar bazen yardıma koşuyor, çoğunu hatırlayamıyorum.

Hep yorgun bir ben. Telaş, panik, kalp çarpıntısı... Hep bir şeyler eksik, yarım. Boşlukta asılı öylece, ilerlemiyor. Başlayanlar bir süre sonra anlamsız, geçersiz. Bu gün ne çok şey üşüştü usuma, yazılmak için sabırsızlanan. Kalanlar bunlar. Birçoğu uçup gitti, kimileri şiirdi.

Görünenin ardını görmeye başladığımdan beri uzaklaşıyorum herkesten, aynı şeyleri görmüyor, konuşmuyoruz çünkü.

Tüm yargılarımı yıkıyor, ezberlerimi bozuyorum. Müthiş bir özgürlük hissettiren bu durum şimdilik zihnimde demlemiyor. Her doğum sancılıdır, gayret biraz daha...