Aşkın sadece hormonlarla alakalı olduğunu, beynin belli bir bölümünün uyarılması durumunda bir domuza bile aşık olabileceğinizi söyleyen doktorları arkasını dolduracak bir argüman sunamadan reddetmek istiyorum. Sayın editörüm, lütfen destek çıkın biraz.


Sevgili doktorlarımız tarafında bilimsel çalışmalarımız, hormonlarımız, semptomlarımız, göz bebeklerimiz, ter bezlerimiz, sempatik sinirlerimiz ve âşık olduğumuzda etkileşime geçen her parçamız kontrol edilebilir etkenlere ve birtakım sıvılara bağlı olduğu iddia ediliyor. Böylesine sığ olmasını reddediyorum aşkın. Böylesine değişmeye müsait olsaydı bu aşk konusu, bu şiirler için nedir açıklamanız? Böylesine "aslında basit" bir şey ise aşk, neden satmazsınız hâlâ ilacını?

Çoğumuz muzdarip değil mi bu konudan? Neden çıkmadı "çıkaracak aklınızdan aşısı” hâlâ?

İnan editörüm, her türlü tedaviye razıyım geçecekse vücudumun psikosomatik ağrısı.

Saygı duyuyorum düşüncelerine şiddetle ama bir şeyi değiştirmiyorsa düşündükleriniz ve söyledikleriniz, inanmamı bekleyemezsiniz benden.

Ben nasıl bekleyemiyorsam sevgilimden.