Bir nokta var tekâmül yolunda, o noktadan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmuyor. Öğrenilmiş çaresizlikten midir nedir, sıkıntıyı atlatana kadar sonsuza dek bizimle kalacakmış gibi hissediyoruz. Kimimiz aşk acısı diyor buna, kimimiz sevdiği birini kaybetmek, kimimiz de varoluş sancısı çekmek. Parmak izleri nasıl farklıysa tekâmül yolları da farklı oluyor herkesin. Fakat evrensel bir nokta var ki -eğer duru bir bilince sahipseniz-herkeste aynı işliyor.
O sizi yakıp yıkan acının aslında hayattaki en iyi öğretmeniniz olduğunu fark ediyorsunuz. Yaşamın elinden daha sıkı tutuyor, bir nevi büyüyorsunuz. Aşk sizi hapseden değil özgürleştiren bir kavram olmalı, bunu fark ediyor ve biten her şey için şükrediyorsunuz. Kaybettiğiniz sevdikleriniz için dağılmak yerine onlar için daha çok tebessüm ediyor, aynı yerde buluşana kadar mutlu günler biriktirmeye çalışıyorsunuz. Varoluş sancısı ise ancak bu evrendeki rolünüzü kabul edip diğer boyuta geçene kadarki süreci kaliteli geçirebilmekle hafifleyebiliyor. Hani şu meşhur cümleleri herkes bilir; sen çok değiştin! Sana bir şeyler oldu ya! Eskiden hazmettiğiniz bir çok şeye sınır çizmeye başlayınca insanlar da üstünüze gelmeye başlıyor. Dünya böyledir, evren böyledir, insanlar böyledir. En güzel tarafı şu ki siz yenilendiğinizde etrafınızdakiler de yenileniyor. Bambaşka arkadaşlıklar, yeni ilişkiler, güneşli günler çekiyorsunuz hayatınıza. Biliyorsunuz ki aynı frekansta olanlar bir araya gelir. Velhasıl kötü diye adlandırdığımız hiçbir şey kötü değil aslında güzel kardeşim. Her şey bir yanılsama, hepsi daha iyi bir frekansa yükselebilmen için. Senin için yani. Bu dünyadan o kadar çok insan geldi geçti ve hâlâ o kadar çok insan gelip geçiyor ki mevzu fark yaratabilmekte. Yaşamda iz bırakabilmek, bir kişinin de olsa ruhuna dokunabilmek en büyük farklılık zaten. Biz o kadar pesimist bakıyoruz kibir şeyin iyi olması için atomu parçalamak lazımmış gibi geliyor. Oysaki iyi dediğin şey seni mutlu eden, kalbini kıpırdatan şeydir. Kendini hırpalamadan yaşamın tadını çıkarabilmen dileğiyle... Unutmamak gerekiyor ki; aşk da, mutluluk da, kariyer de gerçekten isteyen ve peşinden gidene geliyor.