Ben anlayamam senin kederini

Sendeki yaralar bana müphemdir

Ölüm bir gerçekse de

Sen gerçeklerden bahsetme

Ya da bahset

Al götür içimdeki bilinmezliği

Ama bilmez senin memleketini

Havasına da alışık değildir

Kültürüne desen bihaberdir

İnsanları konuşurlar ama

Ben o dili bilmem ki

Duyarım yalnızca, elimden bu gelir.

Dostum,

Hissetmiyorum hissettiklerini

Bir gün demiştin ki

Anlayamazsın hissetmediğin bir şeyi

Bir perde var, hislerimle hislerinin arasında

Gayretim seni anlamak

Anlamaya yaklaşmak

Kesinliklerden arınmak

Bir yol aramak.

Senin yolun tuzaklarla dolu

Ekseriyetle yürü o yolu

Ama büyük bir ekseriyetle

Dostum

Sen bahsetme bana

İçimi karartan kederlerden

İçindeki karanlık beldelerden

Ruhun bir ambar sanki

Işık hüzmesi eksik

Bir delik açmışsın ama

Işığı yakan eksik.

Ya da sen bahset

Suya çıksın içindeki giz'ler

Suyun kaldırma kuvveti var da

Benim yoktur kaldırmaya

Bendeki hamallar çelimsizdir,

Sendeki yüklerse okkalı.

Kaldıramam... Ama sen bahset

Bana su dökülmez gerçeklerden bahset

Döksem dinmez mi o yangınlar?

Kopmasın içindeki hırçın fırtınalar

Açık bırak o kapıyı da esip gitsin.

Ölümden diyorum, bahsetme

Senin yağmurların bana seldir

Ama sen bahset-

me