Benim de bir bildiğim var artık:

Hayat saçma sapandır.

Ama anahtarıdır

İğde yaprağının kokusu,

Kapalı o demir kapıların.


Ardında neler var?

Yenik düştün merakına.

Dur durak bilmez,

Şakakların arasındaki dünya.

Fikir der, efkâr der.

Yer bitirir kendini,

Ardından oturur şükreder.


Şükreder bir tutam sevgiye.

Sevmek, sevilmek de mukadder.

Kan sıçramış gözlerin,

Elbet okyanus mavisine döner.

O edilgen şahsiyetin,

Gün gelir siner, siner, siner…

Ta ki düğün gecesine dek,


O gece çıkar yer altından binlerce filiz.

Sarıp sarmalar seni,

Kalmaz o taş kalpten bir iz.

İki kelebeğin dansını izlerken,

Bırak o içindeki savaş bitsin.

Ay parlarken gök yüzünde,

En önemlilerin de önemlisi sensin.