Şizofreniyle tanışmadan/onu tanımadan önce yaşadığım ve karşılaştığım bazı durumlardan bahsedebilirim... Aslında burada kısmen de olsa anlatmak istediğim şey bunun fiziksel sağlımız gibi bir rahatsızlık olduğu üzerinde dir.


İlk ataklar sanrılar/halüsinasyonlar yaşadığım dönem 15/16 yaşlarıydı, çünkü bu durum Hocalarım tarafından farklı algılanmıştı o dönem bende diğer çocuklar gibi dini eğitimler ile ilgileniyordum... İlk intihar girişimim de o zaman olmuştu gece uyurken ancak hala sanrılar içindeyim ki beni uyandıran sesler duyuyorum ve kaldırılıyorum, daha sonra hastane işleri.


İkinci intihar girişiminde 20sin de değildim ama oldukça yoğun bir melankoli ve depresyon içindeydim yine aynı durumu yaşamıştım şehir dışındaydım ve hastaneden sağsalim çıktım. Askerlik dönemi hem en üzücü hem mutlu olduğum süreçti 12 ay görevimi yaptığım süreçte hiç unutmam arkadaşlarım bana 'kayıp şeyleri buldurabiliyormusun' demişti. Bu durumlar dışarıdan bakıldığında farklı bir şekilde algılanıyordu ve bu da şifanın da farkındalığın da önüne geçen önemli bir etkendi, üçüncü intihar girişimim de banyoda soğuk suyu açmış bileklerimi uzatmıştım, kazan dairesindeydim bende ve tesadüf arkadaşlar kapıyı çalınca bu durumu kısa atlattım, dördüncü de bir binadan aşağı bakıyordum sadece ama artık duracağım, durmam gereken bir yerdeydim bu süreçler de iki kez kliniğe gittim dikkat edeceğim birşey olmadığını düşünüyordum ama dünyanın dışında bir dünyada yaşıyordum.


Ve bugün üçüncü kez gittiğim devam edeceğim doktorumla hayat çok daha farklı bir boyutta bunları ben yaşamam dedikten sonra ayrılıp tekrar yaşamak istemiyordum çünkü.


Diyebileceğim en güzel şey; içsel güzelliğinizi keşfedin, onu yönlendirin ve yaratıcı olun. Benim için hayatın anlamı bu bağlamda oldu.


Dünden Bugüne

Yazar: Hamza Uçar Kategori: Günlük