Yaşamak kaygısıyla boğuşurken bulurum kendimi,

Yaşadığımı anlamadığım günler boyunca,

Yaşadığımı fark ettiğim anlara takılır aklım benim.


Asıl olan yaşamak bir eylem değilken,

Benim hükmettiğim,

Neyin farklı olduğuna,

takılı kalır aklım benim.


En büyük hüsranım,

Yaşamak denilen bu illetin,

Hiç de dengeli olmaması.

Üstelik ya camdan kubbeye çarpar yükselirken ruhum,

Ya da ayaklarım yerden kesilir birden aşağılara düşerken bedenim.

Ne tam bir yükseliş söz konusu olur,

Ne de tam çakılmak yeryüzüne,

Uzunca bir irtifa kaybetmeme rağmen.


Sisifos değilim ben,

Bunu fark ettim dün gece.

Uzunca bir düşünce,

Ardından gelen birer parıltılı sikke,

Yuvarlandı bilincimde,

Çın çın ettiler,

Yerlerine oturmadan önce,

bir yarıçapları kadar döndüler oturdukları yüzeyde.

Sonra vınlama sesleri kesildiğinde,

Kayayım ben dedim kendi kendime,

Yuvarlanıyorum en tepeye,

Sonrası olmayan bir nokta var yukarılarda bir yerlerde.

O noktaya varınca,

Kesiliyor nefesim,

Kendime yük kendimim diyorum,

Ve yüklerimden kurtulmak için,

Yuvarlanıyorum geldiğim yere,

Çıkmak onca heybetimle,

Zor olsa da geçen onca sürede,

Aşağıya doğru süzülmek,

Sıfır ağırlık hissiyle,

İşte hayat burada güzelleşiyor bence,


Evrende hiçbir molekül,

Hiçbir hücre,

Hiçbir hayvan,

Hiçbir düşünce,

Zorluktan sonrasında katlanamaz daha fazla çileye,

Kolaya kaçar bütün evren,

Kolay olana giden yolda çekilen her çile,

Mutluluk verirken bütün evrene,

Hep bir fedakarlık vardır en ince detayında bile.

Bütün ihtişamlı ışıltılar sönmeye yakındır.

Sadece insan bu çileden zevk almaya başladığında,

Ağırlıkları onları çiviler zirvede,

Varılacak nokta unutulmuş,

Yuvarlandığını zannederek daha yükseğe,

Asla düşerek,

Kurtalamayacak ağırlıktan bir süre,

İşte o muhteşem düşüşte,

Asla bilemeyecek ayakları yerden kesilecek,

Aşağıya varmadan,

Bilemeyecek nasıl bir haz var düşüşte.

Bütün çabalarımız,

Sabitlenmek için tepeye,

En korkulu düşlerimizi,

Süsleyecek düşüşlerimiz,

Bin kere düşüp çakılacak en dibe,

Ama bir defa olsun düşemeyecek,

Bir defa vazgeçemeyecek,

Yuvarlana yuvarlana,

Bütün zorluklarla geldiği o tepede,

Aynı noktada çakılıp kalacak,

Gidemeyecek asla bir milim olsun ileriye.

Bir süpernova olacak durduğu tepede,

İçeride başlayan yıkım,

Çekecek bütün tepeyi içine,

Ne aşılan zorluklar kalacak,

Ne başarılar öylece,

İçeride başlayan düşüş,

Gerçekten düşmekten daha yıkıcı, daha büyük olacak böylece.

Her şey zıttıyla geliyorsa,

İstemediğine karşı koymak,

Sadece biz aptal insanların tercihi,

Ve doğa elbet zapt edecek bizi,

En tepede,

Ağır bi' şekilde,

Ödetecek,

düşmemek için bütün hayatını,

Aynı noktada geçirenlere.

Entropi galip gelecek,

Doğa hep kazanacak,

Ya içeriden başlayacak düşüşümüz,

Ya da kendimizi bırakacağız aşağıya,

Ve seyredecek ruhumuz,

Aşağılara düşerken bedenimiz,

Bütün güzelliğiyle hayatın yamaçlarını öylece.