Kalemlere küseli epey vakit olmuş. Düşünceler çoğalırken kelimelerin azalması, ruhumu korkuyla kaplıyor doğrusu.
İçimde geniş bir yer alan bu korkunun daha da derinleşmesine yol açan bir diğer sebep ise müziğin susması. İnanır mısınız, o çalmayınca düşünceler katlanılması imkansız birer bıçak yarasına dönüşüyor. Derim ve onun da üzerindeki birkaç tel saçım ile kaplı olan dehliz içerisinde, boşluğun derinliklerine doğru durmadan dans eden sevgili patiler; cümleleri bu kadar açık sunmayı tercih ettiğim için size bir özür borçlu olduğumun farkındayım ancak ritimsiz bir dans, çocukların neşe saçarak oynadığı bir oyun sırasında birbirlerinin başından aşağı attıkları kuma benzer. Hiçbir fayda gütmezken akışı engelleyerek fazladan çabaya yol açar ve bütün silsileyi bozar. Oysa kelimeler, müzik ve camın diğer tarafı; dansınıza ritim, yaranın üzerine merhem, dehlizin sonuna gün ışığı olurlar. Varoluşlarının kuvvetli bilinci bile ucu bucağı olmayan bir huzurun aracısıdır.