Bazen o kadar çok düşünüyorum ki kendi düşüncelerimi yine kendi düşüncelerimle çürütüyorum.
Bir zaman sonra yenilerini de toprağa gömüyorum.
Sonra bir başka düşünce filizleniyor, büyüyüp ağaç oluyor, gölgesinde düşünüyorum.
Ayağa kalkıp kesiyorum onu ve bir masa yapıyorum eskimiş düşünceler testeresiyle. Kararsız çiviler çakıyorum ayaklarına. Solgun hayat rengiyle boyuyorum onu.
Sonra o masanın başında oturup düşlüyorum Edip Cansever'in şiirini "Masa da masaymış ha". Yeni düşünceler sarınca etrafımı alıp masayı yakıyorum bir güzel.
Dumanında tüten eskimişlikleri soluyorum aldırmadan.
Sonra yine düşünüyorum hiç düşünmemiş olmayı daha güzel bir düşünceyi...