Bazen sesimi hiç duyuramıyorum gibi geliyor. Yaşadığım her şey içimde bir yerlerde olup bitiyor fakat sese dönüşmüyor. Dönüşse dahi duyan çıkmıyor sanki. Hani bir enkaz altındaymışım da "Sesimi duyan var mı?" diye bağırıyormuşum gibi. Duyguları ifade edebilmek, daha doğrusu duyguların anlaşılması bu kadar zor olmamalı galiba. Duygular bir şekilde ifade ediliyor da anlaşılıyor mu, meçhul. Belki de tamamen karşındakine bağlıdır duyulabilmek. Kimi zaman bağırsan da duyuramayabilirsin sesini, kimi zaman bir fısıltı yetiyor duyulmaya. Fakat benimki bu tarz bir şey değil. Benim karşımda hiç kimse yok. Seslendiğim kimse de yok. Kendi kendime mırıldanıyorum, birilerinin beni duymasını umarak. Bu mırıltılar çığlığa dönüşüyor bazen. Sonra durulup yeniden mırıltıya dönüşüyor. Bazense susuyorum. Bir duyanı varsa şayet, susmak da duyulabilirdir. Sanırım yine sustuğum günlerdeyim. Bir gün duyan çıkar mı beni bilmiyorum ama galiba ben duyulmayı hep bekleyeceğim.
23 Mayıs 2021