Esrik vücudum savruluyor hayatın olağanına

Gözden güçsüz, mağrur ve zavallı

Sanki tokmağı elinde bir köy dilberi

vuruyor hıncahınç ıslak çaput parçalarına

O vurdukça sular titriyor, öfke sıçrıyor o sulardan

Bir babanın güzel olmayan sözü sıçrıyor

Peştamalı bağlı belinden o dilberin, bir çocuk doğuyor

ağlıyor çocuk, susuyor...

Sustukça bin çocuk büyüyor

Daha çok öfke oluyor o peştamal

Daha çok esrik oluyor o bin çocuk ve daha eksik

Gözlerine bir kere bakılmamış bin çocuk;

bir çocuk doğuramıyor.