Kirlenen eli temizlemek için temiz elini de kirletmen gerekiyor bazen daha iyi temizlensin diye...
Seni çok fazla rahatsız ettim varlığımla, kusuruma bakma kendimi hatırlatıp durduğum için, yanlış anahtar verilmiş elime ya da ben yanlış kapıdaymışım...
Dün bir söz okudum beni sevmeyin çünkü ben sizi daha çok seviyorum ve artık siz gidiyorsunuz çok sulanan çiçeğin ölmesi gibi...
Yük olduğunu hissetmek kalbinizi yaraladı mı hiç daha önce? Ve yük olacağınız hiçbir durum yokken ortada bazen insanlar değişir ve sizi istemezler hepsi budur aslında.
Birazcık net olup insani ilişkileri iyi olabilen insanlar konuşur, anlatır ama eğer değilse kör kuyu bir sessizlik olur, artık susan biriyle ne kadar konuşabilirsin ki?
El kalalım birbirimize, o zaman belki baştan tanışırız, ben bu kadar sevmem seni o zaman, belki sen seversin bizi ya da sevmeyiz hiç birbirimizi, mahvetmeyiz güzel günleri.
Merakım şu, ben neden suçlu gibi hissediyorum? Oysaki sadece kendimi öldürmüştüm iki göz uğruna, ben hiç miyim o gözlerde acaba?
Sorular beynimde dolaşırken ben aynadaki yadsınmaz yansımanla kahve içelim mi diye soruyorum sana, sen yine şaşırtmadın o yansımada bile, "bir dahaki sefere..."
Ertelenen bir hayat yaşanmış sayılırsa evet yaşıyoruz; her gün aynadaki ağlayan, eski kendini arayan ama bir daha hiç gelemeyecek o küçük kız çocuğuyla...