Ellerim olsaydı,
Zamanı tutan,
Fırsatları kavrayan,
Kalbini saran,
Keşke olsaydı,
Sıcacık ellerim..
Bir kaç kelime düştü zemine gözlerimden,
Hiçbiri bir yaşanmışlık etmedi,
Tek bir kelimesi bile bana ait değil,
Yabancı bir hâl,
Başka biri yazıyor,
Başka biri hissediyor,
Ve bu yabancıdan ayrılma,
Kaçıp gitme arzusu beni hiç terk etmiyor.
Gitmeye yeltensem de,
benim bu adım atılmaz karanlığımda,
Ellerim yok,
Keşke ellerim,
Olsaydı.
Dokunsaydı kaygısızca,
Bulsaydı ait olanı ruhuna,
Ellerim olsa
Elde kalanlardan,
Çocuksu rüyalarımdan
Yeni bir dünya yaratsaydı.
Ellerim olsaydı,
Uzağı yakın eden,
Ellerim olsaydı,
Maviye boyasaydı duvarları,
Pencereler açsaydı,
Şiirler yazsaydı gün ışıklarından,
Aydınlığına tutunsaydı,
Dokunduğunda filizlenseydi yaşam
O zaman,
Çiçeklerim de olurdu belki.
Ellerim olsaydı,
Yıldızlar çizerdim ruhuma,
Bir tablo asardım çatlamış duvarlarıma,
Tutunurdum işte,
Yaşama, sana, denizlere,
Yağmurlara...
Yaşamanın bir yolunu bulurdum,
Göğe dokunmayı,
Denizde bir parça olmayı,
Hissetmeyi rüzgarı hücrelerime değin,
Severdim mutlaka,
Ama ellerim olsaydı..
Ellerim olsaydı,
Şimdi annem yerine ben örerdim bir balıksırtı saçlarıma,
Kırmızı kurdaleler takardım örgülerimin uçlarına,
Sonra aynada bakardım,
Okşardım, yansımamı,
Severdim yaralarımı,
Çocukluğuma değin uzanır,
Ruhunun en saf telinden tutardım,
Kurtarırdım takılıp kaldığı anılardan
Umutlara bağlardım yaşamının iplerini.
Bir uçurtma yapardım,
Salardım uzak, çok uzak
Hayallerin, mümkünlerin diyarına..
Ellerim olsaydı,
Ben sürerdim yaralarıma merhemi
İyileşirdim,
Beklemezdim,
Böyle çaresiz,
Beceriksizce,
Yazmazdım, bir gece vakti.
Ellerim olsaydı,
Saklamazdım ceplerimde
Gururla taşırdım,
Avuçlarımı saklar özenle
Kalbime bastırırdım.
Ellerim olsaydı,
Uzanırdım hayata,
Karışırdım insanlar arasına,
Kaçırmazdım bakışlarımı
Sakınmazdım sözlerimi
Hak ettiğim ne varsa,
Giderdim kıyısına..
Cesurca.
Ellerim olsaydı,
Kurtarırdım kendimi bu korku ağlarından,
Tükenmezdim..
Ellerim,
Keşke olsaydı..