Düzensiz aşklar bedbahtı
Bir kez daha yalvarıyor
İmkansız aşklar tanrısına
Son sevdiği ölümsüz olsun diye
''Neden?'' diye sordu
İmkansız aşklar tanrısı
''Neden o ölümsüz olsun?''
Düşürdü elinden fotoğrafını
Eğildi düzensiz aşklar bedbahtı
Ve anında yeryüzünde
Parlak bir ışık parıldadı gözyaşıyla
Seçilmiş güzel kelimeleri
Bir gece yarısı ağrısı gibi döküldü
Emily,
Gökkuşağının en güzel rengine aşık sevgili
Şair söylemiş ''Bir kadın elinden belli olur.''
Altına bir peri pırıltısıyla adımı yazarım
Ve eklerim mavi zihnimdekini
Bir kadının en çok boynuna şiir yazılmalı
Kadın kendini boynundan tanıtır
Ve ben oradan okurum
Bütün hikayesini
''Emily, ne zaman okuyacağım hikayeni?''
Baktı tanrı adama ince bir gülümsemede
''Üç gün içerisinde öleceksin.'' dedi
Ölmek ya da öldürmek için bir aşkı
Oldukça geçti
Sevgililer evlerine döndü
Dünya sessizce ikiye bölündü
Bir dünyaya Emily'nin adı verildi
Diğerinde düzensiz aşklar bedbahtı
Yapayalnız bir sonsuzluğa terk edildi
İmkansız aşklar tanrısı
Son aşkını böylece yarattı