Ben hiç tesadüf yaşamazdım öncesinde;

Kafamda kurardım her anı,

Olacak her ihtimali bilirdim.

Kafamda kurduklarımı yaşardım hep,

Tesadüflerden de korkardım.



Sen ise benim en büyük tesadüfümdün.

Korktum senden,

Defalarca kaçmaya çalıştım.

Fakat yolum uçuruma sürüldü,

Kaçamadım.



Yine de kabul etmedim bir süre seni;

Bir tesadüf olmana izin veremedim.

Olamazdı,

Yenilen ben olmayacaktım.

Bu yüzden yalanda, hilede yol buldum.



Senden uzak kalabilmek için

Nice insana yalan söyledim,

Sana bile yalan söyledim.

Çok kalp kırdım,

Çok can yaktım,

Sonuçta en çok ben yandım.



Seni düşünmek acı vericiydi,

Sensizliği hissetmek de öyle.

Günün yirmi beş saati sendin,

Öyle ki gururumu yendin.

Sensiz yine olmadı,

Sana geldim.

Çok çekinerek kabul ettim seni.

Elim titreyerek sana çevrildim.

Sensizlik zaten ağır,

Bir de üstüne parçala kalbimi istedim.

Davete karşı gelinmez,

Paramparça ettin beni.



O gece çok ağladım,

Hem Gece’ye, hem cümle âleme,

Senin için ağladım hatta anneme…



Gündüzler boş,

Geceler göz yaşlarıyla boğulmuş.

Bir tepeden aşağı

Tam gaz uçmuşum.

Güzel günler ardında

Fırtınaya tutulmuşum.

Gökkuşağının yedi rengi solmuş,

Siyah-beyaz arasında yüz elli ton.



Yaklaşırken dondurucu soğuk,

Ben ocağımdan mahrum kaldım.

Bir yanaklarım sıcaktı;

Üzerine akan sıcak sudan ötürü.



Düşünemiyordum,

Herhangi bir şeye odaklanamıyordum.

Her gün oturup sen diye ağlıyordum,

Adının anlamından bile nefret duyuyordum…



Bir gece yine uyumadım,

Gözlerimde yine sen vardın.

Öğrendim ki hastaymışsın,

Üzüldüm,

İyi dilek sunmadan yatamadım.

Bir an önce iyileşmeni diledim,

Ufak bir teşekkür ettin.



Tam içim rahatladı,

Uyuyacaktım;

Biraz konuşalım istedin.

Bir tek istediğim oydu

Ama yalnız “peki” dedim.

“Affet beni,

Canını çok yaktım” dedin.

“Mühim değil” dedim milyon parça kalbimle.



Mühimdi belki de senin için,

Tekrar “Affet, sensiz olamam” dedin.

İyi geliyormuşum sana,

Beni yine yakınında istedin.

Ne sana kıyabilirdim,

Ne de ben sensiz olabilirdim.

Biz aynı ruh gibiydik,

Kimine göre ruh eşiydik…



O gece mutlulukla,

Yeni başlangıç heyecanıyla uyudum.

Sabah kalkınca da epey mutluydum.

Sana sahip olmak mutluluktu,

Sen enerjim ve neşemdin.

Sen bana güzel gelen üç heceydin…



O sabah ve önümüzdeki her sabah,

Günün en sevdiğim anı;

Senden aldığım “günaydın”

Sen demeden de güneş doğuyor elbet,

Lâkin öyle güzel ışık saçmıyor.



Tekrar yakınında olmak,

Aşkımı bildiğini bilmek güzeldi.

Fazla gözünün önünde yaşamadım zaten,

Rahatsız olmadan yalnız bildin;

Sonuçta en yakın arkadaşım sendin…



Beraber oturup, şarkılar söylerdik

Tıpkı eskisi gibi.

Beraber güzel sözler yazardık

İlk seferki tutku varmış gibi.

Bu sefer yazdıklarımda sen vardın,

Söylediğim şarkılarda vardın.

Bu sefer daha güzel yazıyordum,

Daha duygulu söylüyordum…



Sende değişen bir şey yoktu,

Değişmesini de beklemiyordum.

Bana hep onu anlatıyordun yine,

Çok güzel seviyordun…

Ben dinlemeyi çok seviyordum bunları,

Sen ise üzülmemden korkuyordun.

Hâlbuki bana fazlasıyla ilham oluyordun,

Bunlar üzerine bir şeyler yazıyordum.



Senden her zaman rahat olmanı istedim,

Biz birbirimize çok yakındık,

Annenden sonra en çok konuştuğun kadındım.

Önceliğim senin gülüşündü;

Sen iste aşkı bile söndürürdüm…

Seni kendimden çok düşünürdüm anlayacağın,

Seni herkesten çok düşünürdüm.



Bir kere ayrı kaldık,

Bir daha ayrılmayız sanardım.

Bir gün “Seni sevmemek canımı yakıyor,

Ben sana yetemiyorum” demeye başladın.

“Yetemiyorum “ ne demekti?

Şuan dâhi anlamıyorum…



Tekrar gitmek istiyordun,

Yine beni bırakmak istiyordun.

Ben sensiz yapamazdım,

Aynı çukuru yine istemiyordum.



Yalvardım sana,

Bizim bir ruhumuz var,

İkiye ayrılamayız dedim.

Beni bırakırsan yarım kalırım,

Doğru parçayı bir daha bulamam dedim.

Yalvardım,

Ne kadar acınası…

Acıdın mı yoksa bana?

O yüzden mi sustun biraz daha?



“Bana rahat ver biraz” dedin.

İstediğini yaparsam kalırsın sanmıştım.

Bu yüzden uzak kaldım senden.

En çok korktuğum şeyi

Senin için gerçekleştirdim.

Çünkü sen aşktan daha önemliydin…



Birbirimize uzaktan

Yalnızca gülümsemeye başladık.

Belki bir kaç defa

Hal hatır da sormuşuzdur.



Büyük bir mesafe girdi aramıza;

Kilometrelerce yol girdi,

Olmayan duvarlar girdi,

Gereksiz bir mesafe girdi aramıza…



Konunu açmaz oldum hiç bir yerde,

Seni rahatsız etmek istemediğim için.

Hatta ortak bulunmamız gereken yerlerden

Sırf sen varsın diye uzaklaştığım da oldu.

Senden uzak olursam mutlu olursun sanmıştım…



Uykusuz bir geceydi,

Yine bana yazmıştın.

Yine özür diledim,

Yine sensiz yapamam dedin.

Ancak bu sefer inanamadım.

Çok seviyordum seni

Ama artık güvenemiyordum.



Ne yazık ki çok seviyordum seni.

Senden uzak olamıyordum,

Sana da kıyamıyordum.

Bu yüzden tekrar affettim seni.

Sağlam olmayacaktı bu sefer

Ama inanasım geldi.

Çünkü sen daha önemliydin.

Senin için kendimi kandırdım…



İlerleyen günlerde;

Son şarkımızı yazdık seninle,

Son kez şarkılar dinledik birlikte,

Son kez teselli ettin beni,

Son kez konuştuk,

Sonumuz kavgasızdı

Vedalaştık tekrar…



Bu sefer farklıydı;

Sildin beni, sildim seni.

Nefret ettin benden,

Nefret ettim senden.

Beni ezmek için her şeyi yaptın,

Seni ezmek için her şeyi yaptım.



Bittik biz yani.

Bu sefer kur

gularım dışındaydı.

Tesadüfler vardı bu sefer,

Sen vardın

Ve senin kurduğun bir oyun…



Şimdi ise anılarımıza bakıyorum;

Fotoğraflarımıza, şarkılarımıza,

Verdiğin kaleme ve paralara,

Yaklaşan doğum gününe bakıyorum:

Doğum günün kutlu olsun…