Mükemmeliyetçi yaklaşımımız gün geçtikçe daha da artıyor. Neye ihtiyaç duyduğumuzu anlamak yerine “en” olmaya çalışıyoruz. Her alanda, her konuda “en.”

Resmin bütününe bakmadan elimize tutuşturulan her parça ile resmi tamamlamaya çalışıyor, her bir boşluğa bir yama yapıştırıyoruz.

Daha çok kazanmanın hırsıyla derinlerdeki boşluğumuz daha derine, en derine gömülüyor.

Sevginin kısa tatillerden, güvenin alışverişten, ilginin anlık ego tatminlerinden, dostluğun kahkahalardan ibaret olduğunu sanıyoruz.

Eksikliğimizi aramak, bulmak, çabalamak zor geliyor. Birçoğumuz eksikliğimizin farkında bile değiliz. Sahte mutluluklarla günü geçirmenin derdine düşmüşler.

Sokağımızdan kimse geçmesin, sahteliğimize kimse uğramasın, aynanın karşısında dev kadro ile en olmanın tadını çıkaralım.

Evet “en”iz. Kendimizden habersiz, en.