Ben eylüle vurgunum,
Yağmuruna, serinliğine ve akşam cama vurup süzülen yağmur damlacıklarını izlerken yaşanması var olup yaşanamayan hayatın çaresizliğindeki hüzne…
Nedendir bilmem…
Bekli de yağmurlu bir eylül sabahı gözlerimi bu dünyaya açtığımdan belki de bütün kötülüklerin yağmurlarla birlikte temizleneceğini sandığımdan
tek kişilik hayatı çift kişilik hayaller kurduran o ambiyansa o hüzne vurgunum...
Koca bir yaz mevsiminin yorgunluğunu bir eylül akşamı battaniyeye sarılıp bir bardak demli çayı yudumlarken ekrandaki diziler kadar basit bir hayat yaşantısı var olgusu sandığımdan belki de…
Evet ben aşk dolu eylüle vurgunum, ben çaresizliğin kaç yağmur damlası ettiğini yüzüme vura vura hatırlatan o eylül akşamlarına vurgunum…