Haşr-i baharda yeniden vücud bulur şecere-i hayat

Güldeste misali toplaşır bolâhenk âdemiyet

Hengâm-ı bahar mihmandar mevsim-i sayf'a

Ehl-i kalem bilâihtiyar eder fenn-i inşa

Eshar-ı bahar âlem-i sabavet'e benzeşir bir kadının hükmünde

Âmiyâne düğümler kavuşur gemicisine

Bahşedilir nice nimet Mikail Aleyhisselam ile..

Kimisine Pesah vaktidir imdi

Kimisine göre Pan'ın diyârında işa'i-eşcar

Kibele'nin a'yününde hep bir çam kozalağı

Oysa ki mina-renk çalar her bir yanı

Bir zehre tanesi balalar irtiba' eder her bir köşede

Ama' bürüyen dîlleri dağıtır arus-i felek

Herya' karışır bengerelere

Buy-i ezhar bestelenir tüm cihanda

Papatyalar, nergisler ve ormangülü...



Lügat karşılığı;

Haşr-i baharda: Bahar mevsiminde bitkilerden hayvanlara kadar bütün bedenlerin inşa edilmesi ve diriltilmesi.

Şecere-i hayat: Hayat ağacı

Güldeste: Çiçek demeti

Bolâhenk: Hoş sohbet, neşeli ve konuşkan

Âdemiyet: İnsanlık

Hengâm-ı bahar: Bahar mevsimi

Mihmandar: Misafir kabul eden

Mevsim-i sayf: Yaz mevsimi

Ehl-i Kalem: yazarlar, eli kalem tutanlar

Bilâihtiyar: Elinde olmayarak

Fenn-i inşa: Yazı yazma sanatı

Eshar-ı bahar: Bahar sabahları

Âlem-i sabavet: Çocukluk dünyası

Âmiyâne: Basit, bayağı, sıradan

Pesah: Yahudi dinine mensup kişilerin kutladıkları kuzey yarımkürede bahar mevsimine denk gelen bir bayram.

İşa'i-eşcar: Ağaçların çiçek açması

Pan: Yunan mitolojisinde doğa ile ilişkili tanrı.

A'yün: Göz pınarları

*Kibele ve çam kozalağı: Bereket tanrısı Kibele ile Attis arasındaki aşk hikayesine atıf.

Mina-renk: Gök mavisi

Zehre: Çiçek

Bala: Küçük çocuk, yavru

İrtiba': Bahar mevsiminde güzel bir yerde oturma

Ama': dağbaşlarında olan duman

Dîl: Gönül

Arus-i felek: Güneş

Herya': Ağaç hışırtısı

Bengere: Ninni

Buy-i ezhar: Çiçeklerin kokusu