Hepimiz yok olacağız

Şu bankta oturanları hatırlıyor musun

Onlar gibi

Çok geçmeden, biz daha yaşadıklarımızın şaşkınlığını üstümüzden atmamışken hem de.

Bir gün her şeyimizle gençken oturacağız o banka 

Çok zaman sonra bastonumuzu unutacağız.

Bir yaprak düşecek agaçtan pat diye kucağımıza ve biz şarkının sözlerini hatırlayacağız.

Oysa neler vermiştik bu kaybolmuşluğun içine.

Hem bıçak hem yaraydık.

Kötü olmayı seçmiştik ancak pansuman aletleriyle gezerdik.

Şiirler yazdık, kelimeler sarf ettik.

Geriye birkaç kalıp cümle kaldı, biz de içinde kaldık.

Bir yudum suya hasret bir deve sürüsüyle tükettik umutlarımızı sapsarı bir çölde.

Altın akardı sevgilim heybemizden ama biz öpüşerek dindirirdik susuzluğumuzu.

Tüm cezai yaptırımları bir kenara bırakarak ellerini avuçlardım.

O an ne Mariana Çukuru'nda yüzmek ne elmas kumlu sahilde uzanmak ne kuzey ışıkları...

Bir şehrin üstesinden gelmişlik ve senle ben.

Hadi simdi bir şiir yaz, utanmadan.

Kötü oldu deme çünkü bir daha gün batımını öyle görememek var.

Elini göğsünün soluna koy ve dinle.

Orada konuşulana kulak ver.

Doludizgin yaşanmamış binlerce anıya balıklama atlamak isteye biri var.


Sen çocuk, nefes al ve bağır onlara.



Ankara'nın soğuğuna selam olsun.