Argonotlar, "Mühim olan yaşamak değil, denizlere açılmak." derlermiş. Marazi bir duyarlığı olan Argonotlar olarak biz de diyelim ki "Hissetmektir mühim olan, yaşamak değil."

Hissetmeyi korkusuzca ve tüm gerçekliğiyle ortaya koyan okuduğum nadir kitaplardan. Belli bir olay örgüsü vermeden betimleme yapabilmek muazzam. Üstelik bunlar hayatın içinden fakat bir çoğu dile getirilemeyen, insanın kendine bile söylemekten korktuğu şeyler. Pessoa, günlük yaşamın içinde sıradan bir mağaza çalışanı fakat işten sonra gerçek adını kullanmayı bile reddeden, harika bir kaleme sahip yazar. Okurken tüm satırların altını çizmek isteyecek kadar güzel cümleler. Birden fazla konuya değinerek ortaya koyduğu bu esere insan, kendini kaptırmadan bitiremese gerek. Zira beni en çok etkileyen şu cümlesini de yazmadan edemeyeceğim.
"Kalp düşünebilseydi atmaktan vazgeçerdi."
Yorumu size kalsın, fazlasını anlatmaya çalışmak zor. İnsana iyi gelen bazen gelmeyen, ağlatan, güldüren ya da sinirlendiren birçok düşünceyi ve duyguyu hissettiren 675 sayfa. Hiç bitmeyecekmiş gibi başlayıp ağır ağır ilerleyen ama hiç de bitmesin istediğiniz bir kitap.