Kurşun gibi ağırdı bir zamanlar hava
Geçen zamanda bağıracak nefes kalmadı tenlerde
Tencere boş kalınca yeni bir düşman arandı
Kurşunun kararlı ağırlığını yüklenemeyen zamanlarda
Mal fazlalığı sindirilmeden gerçeklerle yüzleşti
Mızrağın ucuna bir şey tutturan betonların hakimi olur bu topraklarda
Yeni bir döngü başlıyor aydınlıkla başlayan cümlelerle
Kurşun gibi ağır dönemler takipli
Çoğunluk oluşur sessiz sessiz, boş kabını doldurmak niyetinde
Doymayan kürkün yeni halefleri ufukta görülen
Değerler öldü belki de Tanrı'yla birlikte
Kenara çekilir kabını dolduran gönülsüz hayrattan, sonlanır haykırışlar
Yanmak kendine umursanmaz başkaca kimseler
Hep bana hep bize daima safhına
Firavun zamanında bir bir özgürlük doğuran kadınların nesli
Altından buzağı peydah ettiler bilinçaltlarında gizli
Alın yazısı mı, yoksa doğanın değişmez kanunu mu?
Her devrim kalbinden yoğurur kendi firavun neslini