Nefeslerim, kalbime zuhur etmekte,
Sade-i bahtım bana karşı gelmekte
Ol desem olmaz hani tekbiri idrak
Ya hayal ya sadakat
Ben yürürüm mabette,
Akşamüstü bir sofrada
Fikrim ikrah etmekte
Karşımda binbir taht var ya bilinmez,
Peşi sıra gelenler beni güldürmez
Ne aldıysam gayri bilmem
Düşsen de kuyuya eğri, ölüm demez alem
Yüzümden ayrılmaz fani bi’elem
Şimdi merkebe binip, buradan dönülmez
Tuttuğum her taş, zerreye ayrılmakta
Ben uykuyu bilmem, gözler kararmakta
Dahası var mı bir gayb ufuğa ulaşmakta
Öteden ne çeker bu kalp, fıtratım ağlamakta