Aristotales'in notlarının derlemesiyle oluşturulan Poetika'da, şundan bahseder: Sanat, doğanın üretme biçimini taklit yoluyla üretir. Yani; gerçeği değil, gerçeğin oluşma yöntemini taklit eder. Fotoğraf ise sadece gerçeği olduğu gibi kaydeder.
Fakat hem Aristotales o notları sadece edebi sanatların bir bölümü için yazdı hem de fotoğraf bir sanat sayılmakta. Peki üzerinde oynanarak gerçek olandan uzaklaştırılmış bir fotoğraf, bire bir gerçeğin kopyası olan başka bir fotoğrafla eş düzeyde mi sanat?
Sanat hiyerarşisi sadece fiyattan ibaret.
Fotoğrafı çeken tam olarak ne üretmiş sayılıyor? Bir kopya mı? Yoksa bambaşka bir gerçeklik mi?
İkisi de. Hatta üçüncü bir önerin varsa, üçü de.
Simyacılara göre tek ulvi hedef var:
Zamanın deformasyonunu durduran ilaç. Yani ölümsüzlük ilacı.
Fotoğrafı andırıyor bana. Tek farkı fotoğrafı çekilen için değil, kalanlar için.