Dev bir kadın bebek oluverir bir anda gözlerinin önünde

Düşlerinde gelinlikler içinde ana evinden çıkarkene

Yemenisi başında bacısı ve ellerin bahar oluşması

Tam göğüs kafesine sıkışmış bir sinir krizi vicdan azabı kadar derinden

Selamlarken Zülfü’yü, gözlerin hoyrat oynaşı

İçinin kan ağlaması kadar rutubet sarılmış bir ev

Elveda bile diyemediğin onca sevdiğin ve kaldırım taşları

Nice nice sevdalar gömmüş 

Sessizlikle beraber kan ağlayan yüreğin

Kelamların telaffuzunun kaybolmasıyla hayallerin peşinden giden iki toy

Gözlemek yolları ve umutları

Yine de beklentili olmak, olmazlara inat çırpınmak

Tel tel saçların, solmuş benzin

Sona hazırlanılan benlik ama yine de gitmez eller vedaya

Neşesinde yeşerttiğim çocuklarım

Doğum ile ölüm arasında bir yerde

Ufak bir tınıyla son buluyor hayat

Bir enkaz altında hissizleşen rüzgâr

Gerçeğin artık sanrılaştığı

Yolların ayrıldığı bu noktada

En büyük hatadır belki de vicdanı susturmaya çalışmak 

Gülmelerimizi bozdurdum bir saygı uğruna

Düze çıkamadım yaş akmıyor gözlerimden

Yitip gitti binlerce yürek veya nefes

Bu mesafe yeter bana

Emanettir birkaç yıllık yorgunluk 

Hatıralarla düşündüm durdum 

Günü geldi saçıldım kahırdan ve tükettim şişeleri

Artık ardından çok zaman geçti.