Üşüyordum gecenin karanlığı örtüyordu üstümü.
Gecenin karanlığını bir yorgan gibi üstüme çekip kaybolmuşum geceye dair olan ışığa.
Geceye ait olan bir gölge gibiydim.
Bir ışığa ihtiyaç duyuyordum ama karanlıkta kaybolmayı yeğliyordum.
Belki de o ışığı hiç istemedim.
Çünkü mecbur hissettiren hiçbir şeyi sevmiyor ve istemiyordum.
Ama mecburdum işte.
Yoksa o karanlıkla beraber tekrar tekrar yok olacaktım.
Her güne karanlığa gömülmek isteyecektim.
Bu öyle bir arzuydu ki beni karanlığa çekiyordu.
Karanlığın içinde sadece ben vardım diye düşünürdüm.
Oysaki benden bir sürü ben varmışım.
Karanlığın içinde kendimle kavga edişim hep bundanmış.