AY
Bazı yıkılışlarım oldu da diyemedim sana
Çok gelmek istedim, kapını çalayım, kocaman sarılayım istedim de gelip varamadım sana.
Mesa silgimi çaldılar ilkokulda
Hıçkıra hıçkıra ağladım kömürlüğün kapısında. Sonra çıkıp sokağa işten dönüşünü karşıladım. Sen işten eve hep ekmekle, hep kahırla dönerdin. Ben tüm acılarımla koşar sarılırdım sana. Nasıl geçti günün derdin. Silgimi çaldılar bana silgi alalım diyemezdim. Çok güzel bir gündü bir sürü yeni şey öğrendim derdim..
Sonra dört duvarda koca canavar beklerdi, biz koşardık, ecelimize koşar gibi..
Aynı günün sabahı mahallenin yol çalışmasında mahsur kalmıştı İzzet abi, sırtlamıştık bizim çocuklarla. Izzet abi bi ekmeğim var onu vereyim dedi. İzzet abi oracıkta tüm servetinden vazgeçti. Bizim Murat yok abim olur mu öyle şey dedi, murat 5 yıl hapis yatmış geçenlerde annesi söyledi.
Ve işte ben hiçbirini diyemedim sana
Onun yerine çok şey öğrendim belaya da asla bulaşmadım dedim..