Senin adın var ağzımda yine...

Hâlbuki iki kalp uzağımdasın şimdi...

Adın ağzımda göz yaşı döküyorum...


Hani dedim ya sana;

"Bazen sarılıp ağlayacak birini istiyorum"

Keşke sana sarılıp ağlayabilsem,

Anlatabilsem sana tüm sırlarımı...


Sensiz olmuyor işte, biliyorsun...

Okudun her şeyi sana yazdığım...

İlk defa ciddiyetimi gördün...

Kalbin acıdı değil mi?

Süsleyerek sana sunduğum tüm sözler...

Beni ağlatıyorlardı hep,

Seni de ağlattı...


Geceleri yine beraber uzatmaya başladık...

Böylesi can yakıyor elbet,

İhtimaller kuyusu hâlâ açık;

Bırakmıyor ihtimaller peşimi...

Ama sensiz ihtimalleri yaşadım...

Sensiz olmaz...

Senin yanımda olman gerek...


"Olsaydı, çok mutlu olurduk" dedin...

Olurduk gerçekten...

İki çökükten bir köprü...

"Seni sevmek istedim" dedin...

Ben de isterdim beni sevmeni...

Ama asla seversin diye düşünemedim...

Baştan ölü doğan bir sevdaydı bizimki;

Var olmadı, olmayacak, olamayacak...

"Belki hayallerinde masanda baş koltuk benim"

Dedin de sahi öyle miydi...

O an fark ettim ki,

Ben senli hayaller kuramamışım...

Belki fakirlik, belki sensizlik;

Benim hayalimde ne bir evim, ne bir masam,

Benim hayalimde bir tek koltuğum var...

O koltukta asla yanıma oturmadın...


Ama hayalimde bir sahnem var...

O sahne üzerinde ben varım...

Sonra şarkılarım var, şarkılarımız var...

Gözlerini görüyorum;

Gurur duyuyorsun...

Benimle her zaman gurur duyuyorsun...

Gerisi de gelmiyor zaten...


Sen rastgele biri olsaydın,

Ben seni öylesine sevseydim,

Eğer bu bir heves olsaydı;

Sen benim hayalimde baş köşeye otururdun...

Ama ben korkuyorum...

Ben öyle oturamam masada karşımda biriyle...


Komik olurdu zaten seninle...

Yan yana kalkıyoruz seninle,

Düşün sadece...

Millet uyandırmaya kıyamaz sevdiğini,

Sence ben uyanınca izin verir mıydım uyumana,

Ya da sen izin verir miydin bana?

Hiç sanmıyorum...


Ya da düşün aynı mutfakta yemek yaptığımızı...

Yemeklere soğan koymazdık muhtemelen;

Keserken gözlerimiz yanıyor diye...


En komiği de hitap şekilleri olurdu sanırım...

Anısı var diyip hiç birini diyemezdik...

Güvercin derdim herhalde...

Sen de bana ne diyeceğini bilemezdin...

Şuan da böyle değil mi...

Adım dışında bir şeyle hitap ettiğini duymadım;

Ki adımı da sevmiyorum, biliyorsun...

Ama hakaret mi ediyorsun bana Güvercinim?


Fakir hayal kuramıyor işte...

Sen gariban, ben gariban;

Mutlu mesut yaşar giderdik oysa ki...


İçimde birikmiş işte...

Gözlerimdeki yaşta adın kalmış...