Sarhoş olmuş tarlalarda, hafifmeşrep buğdaylar yedirir yaşam.

Yitirilir sebepler. Gömülür hiçliğin merkezindeki çekirdeğe.

Gerçeğin toprağı bölüşülmez çünkü hüzündür meyvesi.

Merhametsizliğin tırmığıyla sürsen ne fayda, intikamlarla salar köklerini anlamsızlığa.

Aç susuz bıraksan yine bakar alçakça gözlerine. Sonsuzdur o.

Beton değil ölüm döksen üstüne çaresi yok. Şah damardan fışkıran kan gibi.

İbrahim, İsmail'in başını kesmiş de kurban etmiş gibi.