Kırılmış günlerden geliyor buradakiler. Dudaklarına düşen bir ufak gülüşü yalayıp tükürüyorlar hemen. Zamanın hızından, yazın sıcağından ve kışın soğuğundan yakınıyorlar. Onlar için kendi vaziyetleri dışında kalanlar sorun olarak nitelendiriliyor zira onları kabul ederlerse mutluluk peşlerinden sürükleniyor. Oysa buradakilerin dertleridir topraklarını bereketli kılan. Kabul etmekse bir nevi derman, dermansa buradakiler için ağır bir hakaret, zehirlemek topraklarını ve ağaçlarının köküne balta vurmaktır. O kadar ki göklerinin bir parçası hep kül rengidir buraların. Dertlerine tapanların yerleşkesinde ümitler kurban edilirken, isyanlar duaya dönüşür. Buzdan yalnızlıklarının içlerinde bir felaketleri var da onu özümsemeye çalışıyormuş gibilerdir hep. Ne buz erisin ne de felaketler dinsin isterler. Burası buradakilerin memleketidir. Eğer bir gün buralara yolunuz düşerse siz de düşmüşsünüz demektir.