“Aksayan bir ciğerim

Barınaklara sıkışmış bedenim

Ölümün yaşına dengim

Kimliğim yoktur benim


Tabulara sıkıştırma beni

Secde etme önümde

İsyan da etsen de

Dua etsen de

Kabul ederim


Gülün açılışıyım

Bülbülün ötüşüyüm

Papatyanın yaprakları

Erosun titreyen gözyaşlarıyım


Tanımısızım

Manasızım

Ben 

Koca bir sızıyım’’ dedi adam ve paltosunu alıp gitti. Oracıkta durdu zaman. Kum taneleri düşmekten, güneş batmaktan, ay doğmaktan vazgeçti sanki.


“Şimdi gidiyorsun ya

Git

Kokunu saçlarımdan sök

Gözlerini gözlerimden

Sözlerini harflerimden


Sakın bir zerreni dahi bırakma

Öyle unutayım ki seni

Tüm hatırlar alzhemir olsun

Kıran girsin mutluluğa

Umudun her harfi teker teker kurşuna dizilsin


Hadi 

Vedanın son dansını yap

Ya bir şırınganın güvertesinde

Ya da yağlı urganın dudaklarında’’ dedi kadın ve hesabı ödeyip kalktı hayat masasından.