Dünyanın soğukluğunda,
Duygusal olmak bir ceza gibi,
İçten içe yanarım.
Kalbimdeki ateş,
Sevgiye susamış çiçek gibi,
Gözyaşlarım çığlıklara dönüşür sessizce.
Gizli yangınlar içinde,
Kırık bir çiçek gibiyim,
Düşlerim kırık, umutlarım solgun.
Yıldızlar ağlamış gibi gökyüzünde,
Kayarken ıslatmış toprakları hüzünle.
Belki de acı, en derin denizimde saklı,
Dalgalar vurur durur, hissettirmezdim.
İçimdeki fırtına, karanlık bulutlar arasında,
Bazen en büyük acı, içten içe yanmaktadır.
Üzülmek hapis gibi, bir ceza,
Duvarlar örülmüş etrafımda, hissetmek yasak.
Gözlerimdeki yaşlar, sessiz çığlıkların tanığı,
Duygusal olmak, dünyanın en zorlu cezası.