Ne yazsam yarım kalıyor senden bahsederken,

Hangi renge boyasam seni, soluk kalır gerçeğinden.

Gideceğim senden, eğer ölümü izlersem gözlerinden,

Toprak temizler ancak geriye kalanları senden.


Maviden çok sana bulanmış gök, sanki senin yüzün.

Kopan uçurtmalarım gibi gökyüzü, her yeri hüzün.

Sana karışmış olsa da özüm, bir bana kör gözün,

En azından bir "hoşça kal" olsun isterdim son sözün.


Bileklerime dayanan yalnızlık, kokun kadar keskin,

İçimdeki müzmin sen bile etmiyor yalnızlığımı teskin.

Eğer yalnızlık keserse bileklerimi, akacak olan sensin,

Bende bu kadar çokken, aynalara baktığımda teksin.


Göğün gözyaşlarını sildiğimden beri yoktur yarın,

Ben o günde kalmışken, siz anca sonrasına bakın.

Kimseye sahte tebessümler ve aptal umutlar satmayın!

Bir yalan kadar acıtmaz gerçekler, gerçeklerden kaçmayın!