Evimiz bahçeliydi küçükken.
Gökyüzünü görmezdi gözlerim.
Parmaklıklı bir pencere,
Pencereyi kapatan ağaçlar.
Hasret yaşardım, bulutlara,
Göğün mavisine,
Gecenin kasvetine.
Acı acı büyüdüm toprak kokusunda.
Acı acı büyüdüm rutubetli bir dört duvar arasında.
Bir apartman dairesinin bilmem kaçıncı katındayım şimdi.
Pencere kenarında yatağım.
Göğe çok yakınım.
Gecenin kasveti ben,
Göğün mavisi sen.
Parmaklıklar yüreğimde şimdi.
Penceremi kapatan ağaçlar yok.
Toprak kokusu yok.
Tam da toprak çekiyorken bedenimi,
Ruhum yakınken göğe.
Hasret kalmışken gökyüzüne.
Hasret kalmışken gök yüzüne.
Uzağım sana.
Uzağım kendime.
Uzağım her şeye.