Kim olduğunu, nereye ait olduğunu bilmeden geçen bir ömür...

Kahraman belki de geçen seneler boyunca travmalarını çıkmaz sokağa gelene kadar saklıyor, sonra bir hata veya aydınlanma yaşıyor ve kalemi eline alıyor. Çok sevdiği arkadaşı Alex'e mektuplar yazıyor. Bazen kendini bazen Osmanlı'nın gidişatını, bazen yanında bulunan arkadaşlarını anlatıyor. Fakat kahraman kendinden bile bağımsız bir şey arıyor, kahramanın o güne kadar sandıkta sakladığı ve çıkarmaktan korktuğu bir duygu... Akıl nereye kadar takip edebilir ki insanı?