Yıkarak geçiyorum kentin duygu dolu anlarını
Zihnimdeki imgeler uymuyor dışımdaki dünyaya.
Örneğin batıda bir Tanrıça yitiriyor varlığını
Kan kızılı bir yağmurun, tapınağın avlusuna dökülüşünü izliyorum.
Ve Heraklitos'un fragmanları
İyice anlaşılmaz hâle geliyor.
Ve ben yüzümü döndüğüm an Smirni'ye
Güneyde ise
Çekik gözlü bir Asyalı ruhunu teslim ediyor bana.
Benim işim ruhlardan parçalar koparmak mıdır yoksa?
Yoksa mezarcılığa mı alıştım dört ayaklı dostlarım sayesinde?
Ve ben hangi ara kucakladım dört nedenden en lanetini?
Pratiğe uymayan skolastik bir gevezeliğin soyutluğu tırpanlayadursun ruhumu
Tüm bu ikilikleri aşarak vardım buraya
Bir yanım Atina'ydı
Diğer yanım Sparta.
Kanla sulandı ruhumun toprakları
Yine de yaşam,
Bizi biteviye hırpalayan yaşam,
Tohumlarını bırakıverdi zihnimin bereketli yerlerine.
Ve ben insan olmaklığa doğru uzatırken ellerimi
Dineldim
Şu hırgürü eksik olmayan dünyaya karşı.
İşte o zaman
Aşk bana yeniden
İsyan bana yeniden tutundu köklerimden.
Hasan Sarigül
2021-12-22T14:20:53+03:00Çok teşekkür ederim. Çok naziksiniz.
Server Fethi
2021-12-22T13:45:36+03:00Kaleminize sağlık. Özellikle son kısımları çok sevdim.
Jean Valjean
2021-12-22T13:36:04+03:00Kan kızılı bir yağmurun, tapınağın avlusuna dökülüşünü izliyorum.
Ve Heraklitos'un fragmanları
İyice anlaşılmaz hâle geliyor.
Sevdim bu şiiri. Ellerinize sağlık.