Görüşürüz. Kim bilir günde kaç kere görüşürüz diyoruzdur. Benim hayatım için iki belki de üç farklı görüşürüz olduğunu farkettim geçenlerde. İkisi çok çarpıcı, birbirinden tamamen zıt duygular içeriyor. Birinci görüşürüz gündelik arkadaş çevresinde ağzımıza yapışan yarın öbür gün görüşeceğimizi bildiğimiz ötesi ihtimali düşünmediğimiz -ki böylesi yaşam zor olur- hali. Benim bir diğer görüşürüz'üm bundan sonra görüşmeyelim birbirimizde biraz olsun iyi kalalım konuşması sonrası söyleyen taraf için ne dedim ben şimdi bir daha görüşmek istemediğin birine görüşürüz dedim farkındalığı. Oysa karşı taraf gerçekten görüşmeyi beklerken yanlışlıkla ağızdan çıkan görüşürüz. Söyleyen için yanlışlık duyan için eziyet. Bir diğer üçüncü görüşürüz yeni tanışılmış görüşülmek istenen oysa daha tanışalı bir hafta olmuşken belki de bir daha hiç karşılmama durumuna bir sitem, yakarış. Göz teması ve görüşürüz. Gidiyorum ve görüşme ihtimalimiz bundan sonra yok. Keşke gitmesen kalsan daha yeni tanıştık aramızdaki her neyse görüşmeliyiz ,görüşürüz. Hayat bu galiba daha neler neler yaşanacak kim bilir. Nefes aldığımız sürece her duygunun türevlerini göreceğiz anlaşılan. Gelsin hoşçakal da gelsin, elveda, seni seviyorum, sana aşığım, yalnızım, mutluyum, sensizim, mutsuzum gelsin hepsi gelsin her kelime her cümle farklı anlamlar farklı anlarla gelsin. Gelsin ki yaşıyor sayayım kendimi anlamlı, derinde yaşıyor sayayım derinlerinde.