Zaman incelmişti
Bağrımda yükselip duran ateşi merak ederdim Kıvranır dururdum uykuda
Uykumda kör cahil bir rüyaya kanardım Keramet sanırdım göktekileri, yerdekilerden kaçardım
Ayak bastığım toprak filizlenirken ben Asuman'a bakardım
Bilmezdim kimler gelip geçti yanımdan
Ben hangi durakta indim, onlar hangi durakta bindiler
Kimdi bu yangın tüpünü kafama boşaltan Kimdi evimizi ateşe veren
Benim olduğumu söylüyorlar inanmam
Ama yine de olabilir
Gözlerim Asuman'da iken her şey olmuş olabilir
Sen bana ne yaptın Asuman
Sana baktıkça kayboluyorum, düzensiz oluyorum
Al da bu kalbimi evinde sakla
Cebimde bir anahtar gibi taşıyamıyorum
Parmaklarını getir Asuman ince ve uzun olsun Tüm şiirlerdeki gibi, hasretle beklenen gibi
Bu elleri beğenmezsem al götür senin olsun
O zaman bana daha mağrur, daha kırılgan, daha hesapsız
- olan ellerini getir
Ellerinde bir ikindi falının yalancılığını bulayım, Köşe bucak ismimi sobeleyeyim
Elma dersem çık, armut dersem çıkma
-elmaaa, işte buldum, sobe!
Ellerinde sobelendim asuman.