anlatıcı yüzeye doğaüstü desenler çizerken

çiziklerin ve renklerin üstündeydim evet çıplak ayaklarla

yeniden yürüdüm üzerine bununla beraber sürdüm

kendimi desenlere

bedenimdeki graffitiye

aynada bakacağım biraz belki yedi kere

bazı teoriler ruha işlemeden bu kadar iyi anlaşılmaz

beni gerçekten anladım bu rövaşatada

rengimin beyazını açıyor ataklarla

fısıltılar kartların içinde unutmadığım sayılardı

anlatıcı kartları kardığında desteyi aldım

yediyüzyetmişyedi eş parçaya böldüm

ona gördüklerimi anlattım

parmaklarımdan akmaya devam eden koyu kırmızı

avcunun içinde saklı kalan üflenmiş kelimelere

denk geldi dikkat ederek gülümsedim

mumları yaktım çakıl taşlarını yere serdim

bağdaş kurup oturdum

karafı boğazlarken

falco jeannysiyle yakıyordu etrafı

dramatik betimlemeyi aldım kabul ettim

||.

çizgiler ayin için birleşti

yüzyetmişyedi gecenin negatiflerini çıkardım nevrotikler gibi

sıcaklığını bedenimin sol tarafına yerleştirdim

anladığı ağladığım şeylerden biraz da

sırtüstü uzandım göremediğimiz yıldızlara

böyle iyi

böyle kal dedi

mumlar eridi ayin bitti

avcunu açtı

rengârenk bir beden ölü durur muydu orada

Esra Dökmen