Her sabah güneş doğan penceremde bugün gri bir soğukluk vardı.

Göz göze geldik, ölmeliydim.

Sana annem tarafından okula uğurlandığım 10 yaşım gibi geldim.

Büyümüştüm, önlüğümü kirletmiyor, yakamın ütüsünü bozmuyordum.

Hazırlıklıydım daima, beslenme çantamda hüzünlerin için ağlamak, yaraların için kanamak vardı.

Yola çıkmıştım.

Senden çıkmıştım.

Sende hiç olmamıştım.



Gri soğukluk beni o pencere önünde mağlup etti.

Annem önlüğümle yer sildi.

Yakalar da kalktı zaten tedavülden.

Çantamdaysa kendi hüznüme ağlamak bile kalmadı.

İlk fırsatta öleceğim.