Emsalsiz bir sessizlik vardı dudaklarımda
Yüreğim konuşamamaktan yorgun düşmüştü
Gözyaşlarım zümrüt yeşili akıyordu göğüslerimden
Çevremde beni doğurduğunu sanan insanlar vardı
Eski kent
Ben bir çare oturmuştum deniz boşluğunda
Kayaçların olduğu tarafta
Kendi resmimi görüyordum
Kocaman bir resim
Beni içine çekmeye çalışan
Direniyorum çünkü o ben değilim
Yeni benliğim eski benliğime dönmek istemiyor
Lina
Ve bekliyordum bir noktada iyileşmeyi
Nasıldı iyileşme bilmiyordum
Yolculuk etmeye başlamıştım
Özgürlük yazında esmek için
Zümrüt
Yolumda upuzun aşamayacağımı düşündüğüm
Sözler dokunuşlar bakışlar vardı
Her biriyle savaştıkça
Yaralarımdaki acılar oluk oluk akıyordu
Çevremde sevgiyi doğurduğunu düşünen insanlar vardı
Asmin
Ben hangi yönden gitmeliyim bilmiyordum
Ruh girmemiş bahçelere ulaşmak için
Anlamında kaybolduğum bahçeler
Sarıyordu etrafımı
Regina
Ani gelen acı yaşamı dayanılmaz kılıyor
Diye düşündüm...
Umut sandığın o dağlar akarsular
Bakıyorsun ki koca bir boşluktan ibaret
Yaşam sandığım o dereler vadiler ağaçlar görüyorumki
Kurak bir kıtlığın hayali düşleri yaşamdan ölüme saniye
olmaksızın geçebileceğimi görüyorum
Bagül
Etrafda gezinirken gördüm onu bir an
Ve bana söyledi söyleyeceklerini
Sen o eteğinde nereye koyacağını bilmediğin hüzünlerinle
dolaşırken
Dedi ve ekledi
Ben yürüdüğüm o esrarengiz yolda
Ayağıma batan yaralarımın
iyileşmiş olduğunu gördüm
Defne
Eteğimdeki hüzünler renklerini
Bilmediğim kadar çoktu
Ve ben birşey söylemeden gitti...
O'nun arkasından bakarken
Ah çekebildim ve döküldü dilimden
Tanrıya dua...
Mercan
İçim kıyım kıyım oluyor
Pişmanlığın haritasında
Ruhum ya Rab ruhum ağaç dalları gibi
İnce ince kıyım kıyım senin kapında
Bahçende birleşmeyi bekliyor
Nudem
Şimdi köydeyim
Ağaçların toprağın nefes alış verişini duyuyorum
Köyümün su birikintileri
Kenarlarında
Kurbağalar görüyorum
Ve sorguluyorum yüreğimi
Onların başlangıcı sonu var mı
Edinilen görünülen bir amacı var mı
Onlar bir varmış bir yokmuş gibi mi
Esans
Köyün kadın bilgelerinin
Evinde oturdum ve bana konuştular
Yaşamın ilk çağları sana acımasız
Yoğun dalgalı ezgiler dinletti
Sonradan bereketini
Gösterdiysede yaşam
Acının ezgileri
Ruhunun derin serin
Soğuk mağaralarında kaldı
Üzerime aşk esansını sıktılar
Ve oda aydınlandı
Nil nehrindeki sazlık
Bir damla gözyaşı yüzümden göğsüme
Göğsümden yüreğime işliyor
Ve yüreğimde nehir oluşturuyor
İnandım yüreğimden bir nehir geçiyor artık
Ve bütün yüreğime hayat veriyor
Gözlerimi yaza açıyor... Ruhumda Tanrının izlerini çiziyor
Nil nehrinin Mısır'a hayat verdiği gibi
Tanrının nehride yüreğime hayat veriyor
Gözlerim kapanıyor nehirde
Bitiyor bu dünya düşü....
17 Ocak 2024 25. Yaş günüm için....