Güneşe bakmak ve ölümle yüzleşmek, aslında aynı sonsuzluğa doğru bakmaktır. Her ikisinde de, ne kadar uzun süre bakarsak, o parlak ışığın yerini karanlık bir boşluk alır. Güneşin aydınlığı, tıpkı yaşam gibi, gözlerimizi kamaştırır. Ancak gözümüzü ondan ayırmadıkça, geriye kalan sadece bir körlük, derin bir karanlık olur. Ölümle yüzleşmek de böyledir; önce hayatın parlaklığını görürüz, ama sonra o ışık söner ve geriye sadece karanlık kalır.