İşte şimdi sona geldik…

Kırılan kemiklerimiz artık iyileşmiyor,

Kanlarımız hep akacak,

Bir kere daha düşersek,

Kalkamayacağız!

Son şansımız yok.

Tek yapabileceğimiz sürünmek,

Artık koşamayacağız.

Hayat denen illüstrasyonun renksiz yerindeyiz,

Karanlıktayız ve asla aydınlanamayacağız.

Kuşları göremeyeceğiz uçarken,

Sevişemeyeceğiz bağırarak.

Tükettik, tükendik…

Karşımıza kimse çıkamayacak.

Kimsenin de karşısına dikilemeyeceğiz.

Ne gölgemiz kaldı bir ağacın dibinde,

Ne de yere düşecek yaprak kaldı.

Belki yanacağız

Belki de donacağız

Bu hayalin içinde.

Bir rüya daha göremeyeceğiz.

Her şey eskisi gibi olmayacak;

Hiçbir şey yenilenmeyecek.

Olduğumuz yer de duramayacağız,

Ne bir çatımız olacak

Ne de ayaklarımız yere basacak.

Kuru bir yaprağız,

İlk rüzgarda dağılacağız…