Bulutlar şiir döker omuzlarıma
Serer önüme şehrimin aslını
Yüzlerde kaybetmenin mağrurluğu
İlerleyişin müşkül adımları
Ve kırılmışlığın gülümseyişi
Dökülsün artık cehennemdeki
Bin yıllık saklı çiçekler
Vursun mercan kokuları
Asık suratlı kızların yüzüne
Seyretsin gökyüzü derinlikleri
Seyretsin efendiler çöken saltanatları
Düğün, toy olsun; vursun davullar!
Döksün ağaçlar yazın günahlarını
Sanmasın efendiler ebedi saltanat
Yine kalktı üstümüzden yeşilliğin külfeti
Güz var etti kaldırım çiçeklerini
Bu keşmekeş doğurur tüm umutlarını kışın
Aklık gelir ötelerden bulutlar ile
Dökülen örter bu dünyanın çirkinliğini
Dökülen ak eder karanlık yeryüzünü
Ah! yok mu şu kasvetin huzuru
Ah! yok mu şu sarışınlığın vehmi
Nerede şimdi Adem’in elması
Mahvolmuşluğun şevki hani ?