Bilinçli bir ailede büyümeyen çocuklar hayatta hep bir bedel ödemek zorunda kalırlar.
Ailenin bilinçsizliğinin yükü çocukların omzunda olur. Ailenin bilinçsizce ettiği kavgaların, bilinçsizce söylediği her bir cümlenin acısı o çocuğun yüreğinde bir yara olarak kalır. Bir gün gelip hiçbir şey yapmamışlar gibi çocuğun gözünün içine baka baka "ben sana bi kaç sorun dışında ne yaşattım?" Diye sormaları çocuk için çok daha yaralayıcıdır.
Oysa o hikayede sadece birkaç sorun birkaç kavga saklı değildir.
İhmalkârlık, değerini görememek, eksik hissetmek, boşluğa düşmek, yapayalnız hissetmek, hep tek başına bir mücadele hali, umursanmamanın acısı, sevilmediğini hissetmek vs daha nice hata yanlış o çocuğa yapılmış nice darbe vardır.
Sonrasında ebeveynlerin vicdan azabı duyması muhtemel bir ihtimaldir, lakin bu ihtimal göz önünde olsa ve var olsa dahi kişinin psikolojisinde, ruhunda, kalbinde açıların yaraların geçebilme ihtimali yoktur. Sonrasında aile ne kadar çabalarsa çabalasın, hasar almış travmatik acılarla var olan çocuk ailesi yüzünden bir mücadele vermek zorunda kalacaktır. Bu değişmeyecek gerçek, bilinçsiz ebeveynlerin çocuklarının omuzuna yüklediği ağır bir yüktür, lakin onlar bunu anlayabilecek noktada olmazlar. Bu hasarın verilmiş olan bu zararın tasviri yoktur. Aileler bunun bedelini belki vicdan azabıyla öder belki de ödemezler. Çocuğunuzun vermek zorunda olacağı bir mücadelenin nedeni siz olmayın. Yoksa hayat elbet bir gün bunu yüzünüze çarpar.
~Fehmekar~