Sevgisizim, yalnızım, kulağımda valsler eksik

Bedenim neden kıpırdanmaz Akdeniz sahillerinde

Buyum, sahip olduğum kalın bir bel, işsiz bir erkeklik

Hadi masum İtalyan fahişesi, bari sen sev beni

Tanrı unuttu bizi, boşuna mesh ettim ensemi

Boşuna yakıldı mumlar, acınası yoktur

Kolu koparılan bir aziz kadar

Acizim sanırım, buraya yabancıyım

Sert iklim sarılıyor bana

Bari sen örtü olsana, bak yemeğim var

Ama limon kokularına bulanma, beni lütfen aşağılama

Sadece üşüyorum, erkekliğim batmaz sana

Sapkın bir adamın melodisi bu, uslanmaz

Allah'tan boşuna eskimiş pantolon dizleri

Tanrı bu adamın içine iyi ki bakmaz

Baksa belki fısıldar kulağına Cebrail (Bu şiir senin Gabriel kabulüm)

Bul tabancayı, çek tetiği

Ama ortalama olanlarımız bile bilir

Kurşun değil, barut korkutabilir beni

Zaman daralıyor sevgilim, yemine beş var

Söyle kimi öldüreyim senin için

Avukat, dişçi, berber ya da şu kirlenmiş haçları taşıyanlar

Suskunsun, Tanrım o zaman söyle sözlerinin sözcüsüne

Acele etsin, senin saniyelerin beş ömür harcar

Hemen söylesin biletimin yerini, yoksa ikinci hayatım geç başlar


Göğüslerinde taşırsın en iyimizi

En değersiz sözlerimizde ikincidir

Tarihin en iyisi ve en büyük şarlatanı

Yeminsizlik acaba hangisini geliştirir

En kötüsüne yakınım ama büyük şarlatanım

Sokul yanıma, diyebileyim işte ben haklıydım

Cahilin mağarası yıkılsın

Azizlerin sağlam eli kalmasın

Donsun dereler, yürüyelim üzerinde hep beraber

Kapansın ayağıma Gabriel, af dilesin benden


Binalar bombalanır, aç kurtların ağzı sulanır

Aynada yüzleşirim onlarla

Gözü göz değil kan çanağı

Ağlar mı öfkeli mi hatırlamıyorum

Ben sarhoştum, yabancısı olduğum bu topraklarda

Bulantılarım dindi, kulağımdan kesildi tango

Tir tir titriyordum, yalnızdım yaz gecesinde

Hayalinin sisini ete bürüdüm, elimden geldiğince


Ah Esmeralda, Fransız çanlarını bu kadar mı seversin

Çanlar çürür Esmeralda, yağmurda onlara sığınma

Üşürsün, sen hiç üşüdün mü Esmeralda

En salak kadınlar sarılınca bana, beni sevebilecek kadar salak

Sarar beni üşüme der, yaz serinliği anca gıdıklar tenini

Söyleyemem onlara, korkudur sündüren ruhumun ateşini

Korkuyorum Esmeralda, galiba en mutlu ânım geçip gitti

Ki geçip giderken bile beni bir nebze neşelendirmedi


Dillinden çıkan her sözcük tutkulu, sevecen veya nefret dolu

Bilirsin, bilirim oralarda sana harcanmış her duygunun kıskançlık olduğunu

Şeytan içime baktı sanırsam, kovulduğu topraklardan kaldırdı ölüleri

Bu benim en haklı meşru müdafaam, ben ki prenslerin en çirkini


Yılların geçti, doğru yerde doğru zamanda

Benim saatim ise hızla akıyor

Yanlış yerde, yanlış zamanda

Bir bakirin çemberi gittikçe sıkılaşıyor

Buyum; geniş omuzlar, sana eş değer boyum

Topraklarımdan uzakta, dört duvar arasında

20 yıl kuyruğunu kovalayan it oldum

Yaşanmamışlıklar acı verirmiş, kanıtı oldum


Mavi ekrandan, beyaz kâğıttan öğrendim dünyayı

Bir şey hissetmek bana haram oldu

Tek bir duygu dışında

İnsan olmak ne hüzünlü şey Esmeralda

Yağmurdayım hep, duman bana korunak oldu


Giuseppe, şanslı piç kurusu