kafayı duvara sürtme eylemi, 

dirseğiyle baskı yaparlar ikilemi.

bana şekerler getirmen pek şerefli,

ama acısı da boğazımdan çetrefilli.

lütfen söyle, artık ezmesinler bu çiçeği.

söylerken üstüne bastın çiçeğin.

biliyor musun çok koyuyor, 

karşısındasın ama kızın gözlerinin içine bakamıyor. 

oysa gözlerinin elalığını ona veren sen, 

saçlarını öpen de sen, 

ağrısını çeken ben.

asit döktün topraklarıma, 

açmaz artık çiçek uçurumlarda.

ağlayamam, en çok da sana,

ağlayamam, üşütürüm ben yoksa.

ağlayamam baba.

hakkında hiçbir şey bilmediğini düşündü bu kız.

hep özleyip sorguladın onu.

bazen kızdın, bazen acıdın.

bazen dalgasını geçtin, ki en çok koyan buydu-

yaprakları kapandı;

üşüttü kızın,

hasta oldu.

evde miydi bilemedin.

evi yoktu kızının.

evsiz kaldı kızın.

unuttun onu,

ağlattın onu.

hâletiruhiyem attı imzalar bedenime,

karşılaştırdı çiziklerimle.

her çizikte bir baba gördüm.

benim babam üşütmeme izin vermezdi,

dışarı çıkarken hep bereni tak derdi.

sokarsın her gece kendini aklıma, 

yıldızlar bombalara,

dramatize ataklara,

kalbini yansıtan şarkılara.

ağlayamam, en çok da sana.

ağlayamam, üşütürüm ben yoksa.

ağlayamam,

özür baba.