Adımlarım beni onunla her akşam buluştuğumuz parka doğru götürüyor. Engel olamıyorum onlara. Düşünüyorum da… Düşünemiyorum aslında, sadece düşündüğümü zannediyorum. Eğer düşünebilseydim sonum böyle olmayacaktı. Düşündüğümü sanarak yürüyorum, yürüyorum...


Köşede akordeon çalan sakallı, yaşlı adama kafamla selam verip parka çıkan sokağa giriyorum. Bunun bana kötü geleceğini bile bile adımlarıma engel olamayıp yürüyorum.

Parkta kimse yok, onunla her zaman oturduğumuz bankta uyuklayan kedi haricinde. Gidip o bankın karşısındaki banka oturuyorum. İçimde bir ürperti… Banka bakıyorum, bana gülümseyerek bakan hayalini görüyorum. Gözümden bir damla yaş akıyor. Ne kadar geçti bilmem, uzunca bir süre öyle hiçbir şey düşünmeden oturuyorum. Düşünemiyorum ki zaten. Benim işim değil o, filozoflar düşünsün.


Bir süre sonra parka gelirken gördüğüm adamın yanıma oturmuş akordeonunu çaldığını fark ediyorum. İrkiliyorum. Doğrulup zorla da olsa gülümsüyorum. Adam da aynı şekilde karşılık veriyor. O da sanki zorla gülümsüyor. Kararını bozmadan şarkıya devam ediyor. Şarkı bittiğinde bana dönüp ‘İstek şarkınız var mı genç adam?’ diye soruyor. Cevap vermiyorum. Ağzımı açamıyorum ki.

‘Sessizlik güzel şeydir.’ diyor, sonuna basit bir kahkaha ekleyerek. Banktaki kedi hâlâ uyuklamakta. Büyük bir ağırlık var üzerimde. Gözlerim yanıyor. Bir sigara uzanıyor önüme doğru, almaya çabalıyorum elimi kaldıramıyorum. Adam elini çekip sigarayı kendi ağzına götürüp yakıyor.


İlk sigaramı on yaşlarındayken dedemin sigaralarından çalarak içmiştim. Dedem bir doksan boylarında iri yarı bir adamdı. Nenemle aşkları dillere destandı. Çocukluktan beraber büyümüşlerdi. Nenem dedemden bir yaş büyüktü. Bebeklikten sevdalılardı birbirlerine, evlilikleri de kolay olmamıştı.

Benim aşkım lisedendi. Tesadüfen tanışmıştık. Hocamın öğrencisiydi. İlk görüşte aşk derler ya inanmazdım ona. Ta ki onu görene kadar… Çok hata yaptım, çok da sevdim.

‘Emel Sayın, Hatırlar mısın?’ diyorum bir anda. Elindeki sigarayı ağzına götürüp hemen iç cebinden çıkardığı sigarayı bana uzatarak istediğim şarkıyı çalmaya başlıyor. Banktaki kedi gelip kucağıma kıvrılıyor. Adam sigarası ağzında şarkımı büyük bir zevkle çalıyor…

''Böyle bir geceydi hatırlar mısın?

Bu aşkın sonu yok, bitsin’ demiştin

Elini elimden usulca çekip

Gözümde yaşlarla gidivermiştin.''