Kim olduğumu hatırlamam gerektiği ve intiharları cam şişelere koyup denizlere bırakmam gerektiği söylendi yüzüme defalarca son birkaç aydır..

Sinir harpleri,hızlı biten sigaralar ve yenmiş tırnak kenarları!

Uçurumun dibinde açmayan çiçekler için özürler diledim uçurumlardan.

Çocukluğumda hiç uçurtma uçurmuş muydum?

Hatırlayamadım..

İki bireyin ikinci evliliklerinden dünyaya gelmiş ortak bir çalışmayım kısacası.

Fazlaca sülale ve süregelen akrabalık kaygılarından kayarak uzaklaşılır mı?

Farklı olanın,farklı olmanın,farksızlardan fark atarak sıyrılması..

Denemenin verdiği tuhaf heyecan,kaybetmenin bulantısı ve kimimizde bitmeyen ümitler!

İnsanın böyle zamanlarda halledemediği her şeyi iadesiz ama taahhütlü Tanrı’ya havale etme çabası.

Tanrım abimin pul koleksiyonundaki çoğu pulu yalayıp sayfalara tekrar yapıştırmamdan dolayı mı bu tuhaf yazgı?

Unutmaya yüz tuttuğum ela gözler,fazlaca sigara ve mutfak tezgahındaki sarı bez..

Takıntılarımın altında yatan travmaların araştırılmasını reddettim içimdeki siyasal islam-fasişt duyguların çoğunluğuyla.

Ötekileştirilmenin yüz akı anarşizim ve sol yanım.

Bende uzunca bir havale listesi var Tanrım bi’ bakar mısın?