Kalakaldık bir köprünün ortasında
Ortalık aydınlık bir tarafı zifir karanlık
Biz yine aynı yolda yolcu
Ne değişti diye sorarım kendime de
Anlayamamışım geçen zamanı
Aydınlık karanlığa geçmiş yollarım girift
Gözlerimden akan yaşları
Kapkatı yaşlar dönmüş zifte
Şimdiler de boş bir hatıra zaman
İşte yeniden kaçıyorum yaşamdan
Yaşamak muhterem de ölmek niye lanetli
Ölmek muhterem olsa yaşamak mı lanetli olacak
Kızmıyorum kendime bu yaşlar akacak
Akacak ki susacak zaman
Zaman bana kızacak ben sana
Sen beni anlamayacaksın da
Ben sana kendimi anlatacağım
Öyle bir konuşacağım ki
Zaman utanacak
Sense karşımda bir duvar gibi duracaksın
Durdukça sertleşeceksin
Sonradan anlayacağım
Konuştuğum sen değilsin
Bir köprü
Bir ışık
Yol
Ve diyeceğim ki zamanı geldi artık
Öl