Yorgunum. Üstelik bu öyle dinlenerek geçecek bir yorgunluk değil. Nefes alıyorum, yiyorum, içiyorum, çalışıyorum, konuşuyorum ama içimde hep eksik bir parça var. Neyin nesi bilmiyorum. Kimin sesi hiç mi hiç bilmiyorum. Hatta eksik mi, fazla mı onu bile bilmiyorum. Acıyorum kendime; yanımdakilere, herkese, her şeye. Tam olarak acımak mı onu da bilmiyorum. Bildiğim bir tek şey var; böyle olmamalı. Böyle yaşanmaz. Hayatta olunur ama yaşanmaz. Yaşanmamalı. Ne yapacağım, ne yapmalıyım, ne yapmamalıyım bilmiyorum. 'Hayat nasıl yaşanır' diye bir kitap neden yok ki?
"Hayat Nasıl Yaşanır" diye bir kitap neden yok?
Yayınlandı
Osman Türk
2022-09-27T14:19:30+03:00Yaşamak gerekecek. Yaşamak, yıkılışın, bozulmuş meyvelerini dermek, her yeni günle yeniden ve bugün reddettiği kesin ve son kararı, acımadan, tüm korkunçluğu ile didik didik etmek. Ulu Tanrım! Bu savaşı ben istemedim, ne de bu sonu, bu yıkılışı istedim;
niçin, hangi acımasız oyunun sonucunda ben bu savaşın, bu yıkılışın yükünü taşımak, bunları sindirmek, kendime mal etmek zorunda kalıyorum?
Jean-Paul Sarte,Yıkılış